Bel ağrısı, kas-iskelet sistemi ağrılarının en sık görüldüğü yerdir. Sanayileşmiş ülkelerde yaşayanların yaklaşık %80'i, aktif yaşamlarının bir döneminde bel ağrısı çekerler. Ancak her bel ağrısının nedeni de bel fıtığı değildir. Bel fıtığı bel ağrısı yapan nedenlerden biridir ve bel ağrısı çeken hastaların %5-11'inde bel fıtığı sorumludur.
Bel fıtığı, bel omurları arasındaki disklerin çekirdeğinin, çevresini saran anulus fibrosus zarından dışarı çıkmasıdır. Bel fıtıklarının %90'ı belin 4-5. omurları ve sakrum kemiği arasındaki disklerde olur. Çünkü belin bu kısmı, eğilme-doğrulma ve travmalara en çok maruz kalan bölgesidir.
Bel fıtığının klasik belirtileri: Bel ve/veya bacak ağrısı, bacaklarda uyuşma-karıncalanma-kasma hissi, bel hareketlerinde kısıtlılık olup ileri vakalarda ayaklarda güç azalması, yürüme güçlüğü olur. Nadiren çok ileri vakalarda ayaklarda güç kaybı ve/veya idrar-büyük abdest kaçırma olabilir.
Teşhisi, hastanın şikayetleri dinlenip muayenesinin yapılması ve bel MR tetkiki sonucu kesinleşir. Tedavisinde, öncelikle 7-10 gün ağrı kesici, ödem-inflamasyon giderici ve kas gevşetici ilaçlar ile yatak istirahati verilir.Bel fıtığında yatak istirahati, hastalığın durumuna göre bazen kesin yatak istirahati iken bazen de oturma ve yürüme sürelerinin azaltıldığı kısmi yatak istirahati şeklinde uygulanır. Oturma ve ayakta durmalarda balenli korse kullanımı da gerekebilir. Ancak balenli korselerin sürekli değil, ayakta durma ve oturmalarda kullanılması gerekir. Sürekli ve uzun süre kullanılırsa, bel ve karın kaslarında zayıflamaya yol açıp tedaviye negatif etki yapabilir. Eğer bu ilk medikal tedavi ile geçmezse fizik tedavi uygulanır. Fizik tedavi ise, elle fizik tedavi (maniplasyon) ve aletli fizik tedavi olarak iki çeşittir. Aletli fizik tedaviler genellikle 10-20 seans sürer. Maniplasyon(elle fizik tedavi) ise hastalığın şiddetine göre hafif vakalarda 2-4, orta ise 5-7, ileri olgularda 8-10 seans sürmektedir.
Maniplasyon tedavisi sırasında, ellerle bel bölgesine birtakım bastırma, germe, döndürme manevraları uygulanır.Elle tedavi sırasında herhangi bir ilaç kullanımına da genellikle ihtiyaç duyulmamaktadır. Ayrıca bazı hastalarda yüksek tansiyon, kalp-akciğer veya şeker hastalığınında birlikte olabilmesi, bazı aletli fizik tedavilerin uygulanmasının engelleyebilir iken, maniplasyonda genellikle bu hastalıkların bir engel oluşturmaması da önemli diğer bir avantajdır. Maniplasyon (elle tedavi)un masaj ile ilgisi yoktur. Klasik bir tıp tedavisi olup, alternatif tıp değildir. Ancak dünyada çok yaygın bir tedavi olmasına karşın Türkiye'de 4-5 uzman doktor tarafından bilinip uygulandığı için toplumumuzda fazla bilinmemektedir. Maniplasyon (elle tedavi) bel fıtıklarında oldukça başarılı bir tedavi yöntemidir. Genel olarak bel fıtığı hastalarının %98'i ameliyatsız yöntemlerle iyileşmektedir. Sadece %1-2 hastada ameliyat gerekir ki, bunlar ayaklarda ilerleyen güç kaybı, idrar-büyük abdest kaçırma veya konservatif (ameliyatsız) tedavilere cevap vermeyip ilerleyen hastalardır.
Tedavi sonrası, hastalığın tekrarını önlemek için egzersiz ve gerekli günlük yaşam önerileri verilir.